Пришел однажды лис на лужок, где паслось стадо славных жирных гусей, посмеялся и сказал: "Прихожу я словно званый гость, и сидите вы все так славно, рядочком - так я одного за другим могу и перебрать по очереди". Гуси загоготали от страха, повскакали с мест своих и начали стонать и жалобно молить о том, чтобы лис их помиловал. Но тот ничего и слушать не хотел и говорил: "Нет вам помилованья, все вы должны умереть!"
Наконец один гусь собрался с духом и сказал: "Уж если точно суждено нам, бедным гусям, расстаться с нашею молодою жизнью, то уж окажи нам единственную милость и дозволь нам только прочесть одну молитву, дабы мы не умерли во грехе: а прочитав молитву, мы уж сами станем в ряд, чтобы тебе легче было выбирать из нас того, который пожирнее". - "Ладно, - сказал лис, - просьба ваша вполне основательна и притом свидетельствует о вашем благочестии; помолитесь, а я до тех пор подожду". Вот и начал первый гусь длинную-предлинную молитву, и все повторял: "Га-га-га! Га-га-га!" - и так как той молитве и конца не было, то второй гусь не стал ожидать, пока до него дойдет очередь, и сам завел ту же песню: "Га-га-га!"
Третий и четвертый последовали его примеру, и скоро все разом стали гоготать, и когда их молитва окончится, тогда и сказка продолжится, да только в том и беда, что они и теперь все еще гогочут!
Günün birinde bir tilki çayırlığa geldi. Orada bir kaz sürüsü gördü. Hayvanların hepsi besiliydi. Tilki gülerek, "Tam zamanında gelmişim! Şöyle sıraya dizilin de, hepinizi güzelce yutayım" dedi.
Kazlar korkudan tıslamaya başladı; ağlayıp sızlayarak canlarını bağışlamasını istediler tilkiden.
Ama tilki hiç oralı olmadı. "Acımak yok, hepiniz öleceksiniz!" dedi.
Derken kazlardan biri cesaretini toplayarak şöyle dedi: "Şu genç yaşta ölüp gideceğiz. Hiç olmazsa izin ver de günahlarımızı çıkarmak için dua edelim. Ondan sonra en semizimizi seçerek yersin!"
Tilki, "Olur, dua edin bakalım. Ben beklerim!" dedi.
Birinci kaz uzun bir duaya başladı ga! ga! ga! diye. Bu dua bitmek bilmeyince ikinci kaz da başladı ga! ga! ga! diye dua etmeye. Onu üçüncü ve dördüncü kaz takip etti ve başladılar hep birlikte gaglamaya!
Duaları bitince biz de öyküye devam ederiz. Ama duyduğuma göre onlar hâlâ dua ediyormuş!
Kazlar korkudan tıslamaya başladı; ağlayıp sızlayarak canlarını bağışlamasını istediler tilkiden.
Ama tilki hiç oralı olmadı. "Acımak yok, hepiniz öleceksiniz!" dedi.
Derken kazlardan biri cesaretini toplayarak şöyle dedi: "Şu genç yaşta ölüp gideceğiz. Hiç olmazsa izin ver de günahlarımızı çıkarmak için dua edelim. Ondan sonra en semizimizi seçerek yersin!"
Tilki, "Olur, dua edin bakalım. Ben beklerim!" dedi.
Birinci kaz uzun bir duaya başladı ga! ga! ga! diye. Bu dua bitmek bilmeyince ikinci kaz da başladı ga! ga! ga! diye dua etmeye. Onu üçüncü ve dördüncü kaz takip etti ve başladılar hep birlikte gaglamaya!
Duaları bitince biz de öyküye devam ederiz. Ama duyduğuma göre onlar hâlâ dua ediyormuş!